Tünel Sahipleri / İbrahim Kızar

Gündem Gazze, söylem Gazze, sohbetler Gazze, dualar Gazze, öfkemiz Gazze, Gazze ile oturup Gazze ile kalkacağız. Gazzeyi yazacak ve Gazze yi okuyacağız. Gazze bir kahramanlık destanıdır.
Sapık bir kavmin, azgın bir topluluğun tüm dünyayı  esir aldığı bir dönemi yaşıyoruz buna yaşamak deniyorsa.

Aşağılık maymun ve domuzların kardeşleri, dün yine açlık gibi ağır bir imtihana tabi tutulmuş Gazze halkının üzerine ölüm yağdırdı.

Hem dünyadan hemde sözde müslüman ülke liderlerinden alışa geldiğimiz beş para etmez açıklamaları ve sert tepkilerini, kınamalarını duyuyor, işitiyor ve vah bu sert tepkilerinize diyoruz.

Beş para etmez açıklama ve tepkileriniz, kınamalarınız, dedim evet beş para etmez çünkü açıklamalarının tepki ve kınamalarının hiç bir getirisini görmedik ve bu açıklamaları duymaktan bize bir bıkkınlık geldi.

Artık büyük bir iş yapıyorsunuz gibi, siyonistlerin vahşiliğini bize anlatmayın, uluslar arası hukuku çiğnediklerini de bize anlatmayın, hiç bir çağrıya kulak asmadıklarını da bize anlatmayın. Bazı devletlerin insan hakları hususundaki çifte tavırlarını da bize hikaye etmeyin. Büyük şeytan ve küçük şeytanın siyonistleri, ne yapsalar yapsınlar, koruduklarını da bize anlatmayın, Biz bunları zaten biliyor ve hergün görüyoruz.

Sizin işgal ettiğiniz makamlar haber bülteni sunma, yorum yapma makamı değildir. İşgal ettiğiniz makamlar icraat, iş yapma makamlarıdır.

Oysa;

Bir kısmınız içi boş söylemler ile bize Siyonist azgın ve sapkınların yaptıklarını anlatıyorsunuz.
Bir kısmınız ise, birileri bir şey yapsın diye çağrılarda bulunarak kendinizi kenarda tutuyor ve çağrı yapmak ile mesuliyetinizin bittiğini zan ediyor, yada hala milleti kandırmaya çalışarak tribünlere oynuyorsunuz.

Bir kısmınız ise aynı büyüğünüz, öğretmeniniz İbni Selül gibi, "bize bir felâket gelmesinden korkuyoruz, diyerek onların arasında koşuşuyorsunuz....."(Maide 52) ve bırakıp kaçmak üzere olan Siyonistleri savaşmaya, müslümanları öldürmeye teşvik ediyorsunuz.

Belki yine ağır olacak ama (beni yine mazur göreceğinize inanıyorum) bugün her ne amaçla olursa Siyonist işgalci çeteyi ayakta tutmak üzere, zerre kadar katkı sunan, ticari yada diplomatik bağlantı kuranların herhangi bir şekilde kolaylık sağlayanların İbni Selülden hiç bir farkları yoktur. İbni Selül ile akibet olarak aynı yolun yolcusu olmaktan korksunlar.

Görünen o ki, bilmem kaç halkı müslüman ülkenin liderlerinin, Gazze ve Filistin için yapacağı bir şey yok. Kardeş dedikleri Gazze ve Filistinde bombalar ile, keskin nişancı mermileri ile, tank paletleri ile, zindanlarda işkenleler altında, çadırlarda soğuk ve yağmur altında ölürken, öldürülürken.

Bebekler, çocuklar ve büyükler açlıktan yavaş yavaş ölürken bu liderlerin, elbise giymiş kütüklerin, yapacağı bir şey yok, biz Kürdlerin deyimi ile; burunları hiç mi hiç sızlamadı, bundan sonra da sızlamayacak görünüyor....Ne savaşan mucahitlere silah yardımında bulundular, ne açlıktan kırılan halka yiyecek ve ilaç ulaştırabildiler, ne de azgın ve sapkın Siyonistlere dur deme cesareti gösterdiler.... (ma poze ve na şevute hey benamus no)

Gazze halkı Hendek Ashabı (Ashâb-ı Uhdûd) kadar yalnız ve Ashab-ı Kehf, Mağara ashabı kadar kahramandır. İnanıyorum bu kara günler geçecek kalem ehli olanlar, Ashab-ı Kehf gibi TÜNEL ASHABI, TÜNEL SAHİPLERİ diye Yahya SINVAR ve yarenlerinin kahramanlık destanlarını yazacak ve şimdiden başlayarak ümmetin bağrı yanıkları, doğacak evlatlarına YAHYA SİNVAR ismini vererek çocuklarını Gazzenin, TÜNEL  ASHABININ, TÜNEL SAHİPLERİNİN kahramanlık hikayeleri ile büyütmeye başlayacaklar.

O zaman müslüman ülkeler yokmuydu, ne yapıyordu diye sorulduğunda ise, şimdiki sözde liderlerin ismi tek tek anılarak hiç birinin yaşananlar karşısında burunlarının direğinin sızlamadığını anlatacaklar, bir çoğunun ise İbni Selül gibi Siyonistlere doğru koştuğunu anlatacaklar. 
Direnenler şan ve şeref ile diğerleri zillet ve ihanet ile yad olunacaklar.

Allaha emanet olun.