PKK'nin unutulmayan vahşeti: Susa Camii Katliamı

Bundan tam 30 yıl önce, 1992 yılında, 25 Haziran akşamı, yatsı namazından hemen sonra, Susa Camiinde ibadet halinde bulunan 15 Müslümana PKK militanları tarafından saldırı düzenlendi. Camiye yapılan saldırı neticesinde katledilen 10 muvahhit, şehadetlerinin yıldönümünde rahmet ve minnetle yâd ediliyor.

PKK'nin unutulmayan vahşeti: Susa Camii Katliamı

Kürdistan coğrafyasının yaşanmış katliamlarından olan “Susa Camii Katliamı" PKK’nin işlediği en vahşi katliamlardan biri olarak öne çıkıyor.

 Bölgede 90'lı yıllarda mütedeyyin insanlara hayat hakkı tanımayan PKK'nin, 30 yıl önce Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde Susa köyündeki camide katlettiği 10 muvahhit, şehadetlerinin yıldönümünde rahmet ve minnetle yâd ediliyor. 

Diyarbakır'ın Silvan ilçesine bağlı olan Susa (Yolaç) köyünün mescidinde ibadet eden Müslümanlar, 26 Haziran 1992 yılında, yatsı namazından sonra köy camiinde PKK tarafından kurşuna dizilmiş, katliamda 10 Müslüman mazlumca şehit edilirken, 5 kişi de yaralanmıştı.

Susa katliamı, Kürdistan topraklarında, İslam'a düşmanlığın, İslam'ın kutsiyetlerine tahammülsüzlüğün, İslam'ın şiarlarına karşı küstahlığın ve dinine bağlı Müslümanlara duyulan kin ve adavetin mücessem hali olarak ortaya çıkmıştı.

PKK katliamı üstlendi

Susa katliamı daha sonra aynı yılın temmuz ayı içinde PKK tarafından üstlenilmiş ve kendi yayın organları olan Serxwebun üzerinden "gururla" duyurulmuştu.

Katliam, o dönemdeki gazetelerde de geniş yer bulmuştu.

Susa katliamında katledilen Müslümanlar

Hüseyin Çetinkaya: İhvanına, muvahhid kardeşlerine en zor ve sıkıntılı anlarında sırdaş, dost ve ağabey olan Hüseyin. O küçücük köyde sahiplenme destanını sıratı müstakim çizgisinden şaşmadan yazan muvahhit. "Muvahhit kardeşlerim" hitabını dilinden hiç düşürmeyen Hüseyin…

Molla Abdulhaluk Ugaş: Zamanının çoğunu camide geçirirdi. Öyle ki saatlerce camiden çıkmadığı zamanlar olurdu. "Bu kadar uzun süre camide nasıl kalabiliyorsun?" diye soranlara; "Hevalê min li wê derê ye, sebra min pê tê. Ew jî Qur'an e." Yani 'Benim arkadaşım camidedir, zamanımı onunla geçiriyorum. O da Kur'an'dır.' şeklinde cevap veriyordu.

Muhammed Sait, Meki, Medeni ve Muhammed Zeki Fidancı: Allah yoluna adanmış dört kardeş… Dört İslam davetçisi… İlmi ve ibadi anlamda yetişip yetiştirmeye çalışan dört İslam mücahidi…

Muhammed Ali Uslu: Mü'min dostlarının tesellisi ve sığınağı… Ali yürekli Muhammed Ali… Tüm baskılara Bilal'ce direnen Muhammed Ali.

Hacı Ahmet ve oğlu Muhammed Emin Kantar: "Sabredin ey Yasir ailesi size cennet vardır." diyen Efendimizin (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) dizi dibinde ders almış gibiydiler.

Adnan Kantar: Konuşmalarını ve sohbetlerini Üstad Bediüzzaman'ın temsili hikayeleriyle süsleyen, tebliğ vazifesinden geri kalmayan, daima mütebessim biriydi.

Tarih boyunca Müslümanlar Susa Şehitlerini rahmetle ve minnetle anacak. Katiller ise hep lanetlenecektir.