Mavi Sarı Kafa Karışıklığı! / Muhammed Hadi

Avrupalıların ve Batının iki yüzlülüğünü ve çifte standartlığını görmeliyiz ama, bundan dolayı mazlumlara sırtımızı dönmemeliyiz. Zaten Müslümanı müslüman yapan bu değilimdir! Müslüman, sap ile samanı birbirine karıştırmaz. Hakka tabi olur, batılı tanır ve ondan yüz çevirir.

Mavi Sarı Kafa Karışıklığı! / Muhammed Hadi

Rusya’nın, Ukrayna‘ya karşı başlattığı savaşın 8. gününü geride bıraktık. Taraflar arasında ciddi sayıda can kaybı yaşanırken, Avrupa ve diğer batılı ülkeler, Rusya‘ya karşı ambargo yarışına girmiş bulunmaktalar. Rusya‘nın başlattığı bu savaşın, elle tutulur hiç bir haklı gerekçesi olmasa da, bazı müslüman bireylerde, bu savaşa nasıl bakması gerektiği yönünde bir belirsizliğin ve kafa karışıklığının olduğu net bir şekilde görülmektedir.

Bu meselenin ekonomik, siyasi ve güç dengeleri gibi bir çok yönü olsa da bunlardan bahsetmeyeceğim. Bunun yerine, bu ve benzeri meselelere yaklaşımımızın nasıl olması gerektiği ve değerlendirmelerimize doğru bir bakış açısı oluşturmanın gerektiği düşünce ve endişesini dile getirmek istiyorum.

Avrupa’nın sokaklarında, reklam panoları ve bazı mimari yapıların belirli aralıklarla Ukrayna Bayrağı’nın renkleriyle ışıklandırılması; kreşlerde ve okullarda yardım kampanyaları düzenlenmesi; devlet bazında silah ve gıda yardımları; Ukraynalı mültecilere kapılarının sonuna kadara açık olduğu demeçleri; dünya klasikleri arasında yer alan Rus yazar Dostoyevski‘nin kitaplarının, üniversitelerde ders müfredatından çıkarılma girişimi; Rusya‘yı kınamayan Orkestra şefinin görevden alınması; bazı iş yerlerinin camekanlarına yazdıkları “Ruslar giremez“ yazıları ve bunun çok daha fazlası tepkilerin bütününün, insani hassasiyetle yapılan tepkiler olduğunu söylememiz pek de mümkün değildir.

Geçmişte müslüman ülkelere yapılan soykırım, saldırı ve işgalleri göz önüne getirecek olursak; yine bu batılı ülkelerin yapılan saldırılara, bırakın yaptırımda bulunmayı, bizatihi işgalin bir parçası olmuş ya da olanlara kör ve sağır kalmışlardır. Aslında çok da eski tarihlere gitmeye gerek yok. Irak savaşı, Suriye savaşı, Myanmar katliamları, Doğu Türkistan, Filistin, Afganistan savaşı gibi hala devam etmekte olan katliam ve saldırıları görmezden gelmeleri, bu toplulukların insani değerlerle ortaya çıktıklarını söylememizi bir hayli güçleştiriyor.

Bir de Ukrayna devlet başkanı Volodimir Zelenski’nin, Mayıs 2021’de sosyal medya hesabından; Filistinli grupların İsrail‘e yönelik füze saldırılarını değerlendirdiği paylaşımının, İsrail‘in gerçekleştirdiği savaş suçlarını meşrulaştırmaya yönelik sözler olarak algılanmış olduğunu hatırlayacak olursak...

Bu bütün olanlar bir araya geldiğinde, müslüman kişinin dünyasında akıl karışıklığından ziyade duygu karışıklığı oluşmaya başlıyor. “Mazlumun ve zalimin dili ve ırkı sorulmaz“ ilkesini çok iyi bilen müslüman, aklen bunu biliyor ama duygularını kontrol etmekte sıkıntı çekebiliyor. Avrupalıların ve Batının iki yüzlülüğünü ve çifte standartlığını görmeliyiz ama, bundan dolayı mazlumlara sırtımızı dönmemeliyiz. Zaten Müslümanı müslüman yapan bu değilimdir! Müslüman, sap ile samanı birbirine karıştırmaz. Hakka tabi olur, batılı tanır ve ondan yüz çevirir.

“...Bir kavme olan kininiz sizi adaletsizliğe sevk etmesin...” ayetini kendisine şiar edinen Müslüman, duygularını ve aklını birleştirip, soğukkanlı hareket eder; merhametle ve adaletle muamele eder.

Avrupa Yetim Eli Derneği ve benzeri İslami yardım kuruluşlarının din, dil, ırk ve coğrafya farkı gözetmeden, ihtiyaç sahiplerine yardım ulaştırma çalışmaları, müslümanların ortak aklının meselelere itidalli, hak ve adaletle yaklaştığının güzel bir örneği ve ispatıdır. Yetim Eli’nin Ukrayna'ya yönelik başlatmış olduğu yardım kampanyasını da bu vesile ile hatırlatmış olayım.

Vicdanı sönmemiş batılıların, yapılan bu gayri insani ve gayri ahlaki çifte standartları fark edip, kendilerini sorgulama ve en kısa zamanda bu ve tüm savaşların bitme dua ve temennisiyle Allah’a emanet olun.

Muhammed Hadi / Habernas