İsrail barbarlığı karşısında Gazzeli kadınlar direniş ve umudun sembolü oldu

Filistin Ulusal Kadınlar Günü’nde, işgalci İsrail'in iki yıl süren katliamları ve ağır ablukasına rağmen ailelerini ve toplumu ayakta tutan Gazzeli kadınlar; umut, kararlılık ve dayanışmanın simgesi oldu.

İsrail barbarlığı karşısında Gazzeli kadınlar direniş ve umudun sembolü oldu

Filistin'de her yıl 26 Ekim'de kutlanan Filistin Ulusal Kadınlar Günü, bu sene Gazze ve işgal altındaki Batı Şeria’da İsrail'in artan saldırganlığı ve ihlallerinin gölgesinde karşılandı.

İşgalci İsrail’in 8 Ekim 2023’te başladığı ve iki yıl boyunca aralıksız sürdürdüğü yıkıcı saldırılarda Gazze Şeridi'nde yaklaşık 11 bin Filistinli kadın şehit olurken, binlercesi yaralandı ve yüz binlercesi evlerinden oldu.

Filistinli kadınlar, savaşın yıkıcı etkilerine rağmen hem ailelerini ayakta tutmaya hem de toplumsal dayanışmanın ve umudun öncüsü olmaya çalışıyor.

İşgalci İsrail saldırılarının kadınlar üzerindeki derin etkisi

İşgalci İsrail'in Gazze’de iki yıl süren saldırıları, kadınların yaşamını ve güvenliğini olumsuz etkiledi; yarısı kadın ve kız çocuklarından oluşan yaklaşık 1,9 milyon kişi yerlerinden edildi.

Saldırılar sırasında 25 binden fazla bina tamamen yıkıldı, 150 bin konut tamamen kullanılamaz hale gelirken, 200 bin konut kısmen hasar gördü ve 80 bin konut yaşam için elverişsiz hale geldi. Bu yıkım, kadınların güvenli yaşam alanlarına erişimini neredeyse imkansız kıldı.

Barınak bulmak için okullara, hastanelere ve geçici sığınaklara yönelen kadınlar, kaynak eksikliği ve yoğun kalabalık nedeniyle günlük yaşamda büyük zorluklarla karşılaştı.

Temel gıda, su ve sağlık hizmetlerine erişimde yaşanan sıkıntılar, kadınların hem fiziksel hem de ruhsal sağlıklarını tehdit etti.

Yerinden edilen kadınlar, evlerini, sosyal çevrelerini ve güvenli alanlarını kaybetmenin travmasını yaşarken, aynı zamanda ailelerini ve çocuklarını korumak için yoğun çaba gösterdi.

Kadınlar, toplumsal dayanışmanın ve umudun simgesi

Filistin Ulusal Kadınlar Günü münasebetiyle açıklama yapan Filistin Kurtuluş Örgütü ve bağlı sivil organizasyonların, Filistinli kadınların, tarih boyunca günümüzdeki gibi toplumsal dayanışmanın ve umutların simgesi konumunda olduğunu, geçmişteki ve günümüzdeki mücadelelerde merkezi rol oynadıklarını vurguladı.

Gazzeli yazar Rifa el-Hamlavi "26 Ekim Filistin Ulusal Kadınlar Günü" münasebetiyle kaleme aldığı makalesinde şu ifadelere yer verdi:

"Savaşın yıkıcı etkileri altında kadınlar yalnızca hayatta kalmakla kalmadı aynı zamanda topluma ve ailelerine yaşam umudu taşıdı. Kadınlar uzun kuyruklarda ekmek ve su için bekledi, çocuklarına hayatın mümkün olduğunu gösterdi, günlük zorlukları sabır ve kararlılıkla göğüsledi. Kimi kadınlar küçük üretim ve hizmet projeleri başlatarak hem aileleri için geçim kaynağı oluşturdu hem de yaratıcılığıyla hayatı yeniden inşa etti."

Filistin Dışişleri Bakanlığından Ulusal Kadınlar Günü münasebetiyle yapılan açıklamada, kadınların savaş koşullarında gösterdiği çaba ve fedakarlığa işaret edildi ve işgalci İsrail’in sistematik ihlallerine karşı uluslararası hukukun uygulanması çağrısı yapıldı.

Açıklamada, Filistinli kadınların, eğitimden sağlığa, barınmadan sosyal hizmetlere kadar yaşanan eksikliklere rağmen toplumun yeniden inşasında ve gelecek kuşakların umutlarının korunmasında kritik bir rol üstlendiği vurgulandı.

Bakanlık ve sivil toplum kuruluşları, kadınların bu süreçte maruz kaldığı fiziksel ve psikolojik zorlukları, yerinden edilme ve insani krizle başa çıkma mücadelelerine değinerek, Filistinli kadınların haklarını korumak ve yaşam koşullarını iyileştirmek için uluslararası desteğin sürdürülmesinin kritik önemde olduğunu ifade etti.