Rusya Müslümanları 'Tek Ümmet, Ortak Kader' sempozyumunda biraraya geldi

Bu yıl “İslam’ın İdealleri ve Değerleri: Tek Ümmet – Ortak Kader” temasıyla gerçekleştirilen sempozyum, Rusya Müslümanları kadar Avrasya’nın geniş coğrafyasında yaşayan tüm Müslüman toplumlar için de özel bir anlam taşıdı. Başkurdistan Cumhurbaşkanı Radiy Habirov’un katılımı, devlet aklının İslam dünyasının manevi ve kültürel birlikteliklerine verdiği değeri bir kez daha gözler önüne serdi.

Baş Müftü Tajuddin’in 45. Yılına Özel Program

Konferans, Rusya Müslümanları Merkezi Manevi İdaresi Başkanı, Baş Müftü ve Şeyhülislam Talgat Safa Tajuddin’in göreve seçilişinin 45. yılı vesilesiyle düzenlendi.

Bu özel yıl dönümü, dini liderliğin devlet-toplum ekseninde nasıl köprü kurabildiğinin sembolik bir yansıması hâline geldi.

Program, Rustam Sharifullah’ın Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Kur’an sesinin salonda oluşturduğu manevi atmosfer, etkinliğin ruhani yönünü daha ilk dakikalardan hissettirdi.

Habirov’dan barış, eğitim ve birlik mesajı

Başkurdistan Cumhurbaşkanı Radiy Habirov, konuşmasında Talgat Safa Tadjuddin’in:

•Etnik ve dinler arası barışın güçlendirilmesi,

•İslami eğitimin modern dünyaya uyarlanması,

•Eğitimin yükseköğretim seviyesine taşınması,

•Laik üniversiteler ile verimli iş birliklerinin geliştirilmesi gibi alanlarda sağladığı katkıları vurguladı.

Habirov’un mesajı, Rusya Federasyonu genelindeki Müslüman toplulukların sadece dini değil; aynı zamanda kültürel ve akademik kimliklerinin de devlet tarafından desteklendiğinin önemli bir göstergesi olarak değerlendirildi.

Sempozyumun ana gündemi: Manevi birliğin güçlendirilmesi

“Tek Ümmet, Ortak Kader” teması, konferans boyunca altı çizilen en önemli başlıklardan biri oldu. Katılımcılar, Müslüman toplulukların sahip olduğu kültürel mirası yeniden düşünmeleri gerektiğini vurguladı.

Sempozyumun temel hedefleri arasında:

•Manevi ve ahlaki değerlerin güçlendirilmesi,

•Dinler ve etnik gruplar arası uyumun pekiştirilmesi,

•Ortak kader bilincinin tazelenmesi,

•Avrasya’daki Müslüman toplumların kültürel ve entelektüel potansiyelinin geliştirilmesi yer aldı.

Günümüzde Müslüman dünyanın yaşadığı en önemli sorunlardan biri, ortak hedeflerin zayıflaması olarak görülüyor. Ufa’da gerçekleştirilen bu buluşma, söz konusu zafiyetin giderilmesine yönelik anlamlı bir adım niteliği taşıdı.

12 Ülkeden 500 katılımcı: Avrasya’nın en geniş İslami buluşmalarından biri

Konferansa Rusya’nın çeşitli bölgelerinden ve 12 farklı ülkeden devlet yetkilileri, diplomatlar, akademisyenler, Türkologlar, İslam âlimleri ve toplum önderleri dâhil yaklaşık 500 kişi katıldı.

Bu geniş katılım, Avrasya Müslümanlarının kültürel çeşitliliğini, ilmi zenginliğini ve iş birliği potansiyelini bir kez daha gözler önüne serdi.

Etkinlik, bölgedeki Müslüman toplumların geleceğine yönelik düşünsel ve akademik çabaların önemli bir platformu olarak değerlendirildi.

Türkiye’den yüksek düzeyli katılım

Türkiye, sempozyuma iki önemli isimle temsil edildi:

•İstanbul Müftüsü Doç. Dr. Emrullah TUNCEL

•Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zülfikar BAYRAKTAR

Doç. Dr. Tuncel, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını ileterek konuşmasına başladı.

Tuncel, İslam’ın barış ve kardeşlik temeli üzerine kurulu yapısına vurgu yaparak, ümmet bilincinin önemini yeniden hatırlattı.

Prof. Dr. Bayraktar: “Bu Köprüler Kolay Kurulmuyor”

Prof. Dr. Zülfikar Bayraktar, basın açıklamasında Baş Müftü Talgat Safa Tajuddin’in rolüne ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Bayraktar, Tajuddin’i:

•Geniş iletişim kabiliyetine sahip,

•Öğrenciler ve akademik çevrelerle güçlü bağlar kuran,

•Devlet kurumlarıyla etkili ilişkiler geliştiren,

•İslam kültürünü modern topluma entegre etme gayreti gösteren,

•Rusya ile Türkiye arasında kültürel ve dini köprüler inşa eden bir lider olarak tanımladı.

Bayraktar ayrıca, Tajuddin’in Müslüman toplumların beklentilerini doğrudan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e iletmesinin, onun sosyopolitik açıdan da önemli bir figür olduğunu gösterdiğini ifade etti.

Sempozyum Neden Kritik Öneme Sahip?

Etkinliğin stratejik önemini belirleyen birçok etken bulunuyor:

1.Avrasya coğrafyasında yaklaşık 25 milyon Müslüman yaşıyor.

2.Rusya Müslümanları ile Türkiye arasındaki tarihsel bağlar, kültürel iş birliklerini daha anlamlı hâle getiriyor.

3.Dünya yeni bir güç dengesi arayışındayken kültürel diplomasi her geçen gün önem kazanıyor.

4.Talgat Safa Tajuddin gibi tecrübeli dini liderlerin toplum barışına ve devlet iletişimine katkısı büyük önem taşıyor.

Son Mesaj: Ortak Kaderin Çağrısı

Konferans boyunca sık sık dile getirilen “Tek Ümmet, Ortak Kader” ifadesi, Müslüman dünyanın ihtiyaç duyduğu ortak yönelişin özeti niteliğindeydi.

Ufa’da ortaya konan vizyon:

•Barışı güçlendirmeyi,

•İslam’ın ahlaki ve ilmi temelini hatırlatmayı,

•Akademik ve kültürel iş birliğini artırmayı,

•Ortak gelecek tasavvurunu diri tutmayı,

•Rusya ve Türkiye arasındaki manevi köprüleri geliştirmeyi hedefleyen önemli bir duruş olarak değerlendirildi.

Bugün Müslümanlar tarihî sınamalarla karşı karşıya olsa da büyük fırsatlara da sahip. Bu tür programların kalıcı iş birliklerine dönüşmesi, İslam dünyasının geleceği için kritik önem taşıyor.

Ufa’dan yükselen mesaj ise netti:

Biz tek ümmetiz ve kaderimiz ortaktır.