Kosova Yüksek Mahkemesi, devlet okullarında başörtüsü yasağına ilişkin tartışmalara son noktayı koydu. Mahkeme, Eğitim Bakanı’nın başörtüsünü yasaklayan kararını onayladı. İslam Birliği, müftülük ve sosyal medyada kampanya yürüten başörtülü kızların tüm çağrılarına rağmen bakanlık geri adım atmadı ve Yüksek Mahkemenin kararı umutları tamamen söndürdü.
Her eğitim yılı başında yeniden alevlenen başörtüsü krizi, yerel kaynakların Arabi21’e aktardığına göre Kosova’da siyasi sonuçlara yol açabilir. Zira ülkedeki tüm siyasetçiler seçim dönemlerinde İslam Birliği’nin desteğini almaya çalışıyor. Kaynaklar, Kosova’da Sırp işgali ve komünist geçmişten miras kalan laik çevrelerin İslam’a karşı belirgin bir tutum sergilediğini, bunun komşu ülkelerde görülmediğini belirtiyor.
Arabi21, Kosova çevresindeki Balkan ülkelerinde İslami kurum temsilcileriyle konuştu. Çoğu, kararın kötü olmakla birlikte uygulamasının okul müdürlerine bağlı olduğu ve müdürlerin büyük bölümünün dindar olduğu için yasağı fiilen uygulamayacağı görüşünde birleşti. Ayrıca bu kararların kendi ülkelerine sıçramayacağı konusunda da güvenleri tam.
Arnavutluk: “Başörtüsü bizde hiçbir sorun yaşamıyor”
Arnavutluk’tan Sabahuddin Jaşari, Kosova’daki meslektaşlarıyla yaptığı görüşmelerde, anayasadaki başörtüsü güvencesine dikkat çekildiğini söyledi. Geçmişte okulların kıyafet standardı belirleme hakkı bulunsa da yeni hükümet döneminde başörtüsünün “dini bir sembol değil, kimliğin parçası” olarak yorumlandığını hatırlattı. Bu nedenle ülkede hiçbir kız öğrenci başörtüsüyle okula girmekte engellenmedi.
Jaşari, Arnavutluk’ta başörtülü kadınların devlet kurumlarında, eğitim alanında ve özel sektörde üst düzey görevlerde bulunduğunu; halkın çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğunu ve etkilerinin giderek arttığını ifade etti.
Kuzey Makedonya: “Bu yasak Arnavut halkının kültürüne aykırı”
Kuzey Makedonya’dan akademisyen Dr. Zubeyir Lata, başörtüsü yasağının savaş sonrası dönemde değil, Arnavut toplumunun devlet inşası süreci boyunca yaşadığı siyasi-toplumsal koşullarla bağlantılı olduğunu söyledi. Arnavutların başörtüsünü geleneksel kıyafetinin bir parçası olarak gördüğünü, tarih boyunca dinî hoşgörü ve inanç özgürlüğüne saygıyla tanındıklarını vurguladı.
Lata, yasağın toplum içinden gelen bir eğilim olmadığını, dış etkenler ve siyasi oyunlarla bağlantılı olabileceğini belirtti. Bunun geçici bir kriz olduğunu ve İslam Birliği ile kurumsal işbirliğiyle aşılabileceğini ifade etti. Çoğu okul müdürünün yasağı uygulamayacağına inandığını, ancak sorunun köküne inilmesi gerektiğini söyledi.
İlahiyat mezunu Fawzi Musliu ise kararın Kosova toplumunun gerçeğiyle örtüşmediğini, “uydurulmuş ve provoke edilmiş” bir mesele olduğunu dile getirdi. Balkanlarda çok dinli ve çok etnikli yaşama kültürünün güçlü olduğunu, bu nedenle kararın uzun süreli etkisi olmayacağını söyledi.
Sırbistan’daki Arnavut Müslümanlar: “Yasak uygulanmayabilir”
Güney Sırbistan’daki Preşeva bölgesinin imamlar başkanı Cemal Hassani, yasağın daha önce de mevcut olduğunu, son kararın yalnızca Yüksek Mahkeme onayı olduğunu belirtti. Dindar okul müdürlerinin yasağı uygulamayacağını, laik müdürlerin ise başörtülü öğrencileri engelleyebileceğini söyledi. Üniversitelerin bu yasaktan etkilenmediğini ifade etti.
Sırbistan’da başörtüsüne okul düzeyinde herhangi bir yasak getirilmediğini hatırlatan Hassani, geçmişte tek bir olay yaşandığını ancak ailelerin müdahalesiyle çözüldüğünü belirtti. Kosova’daki artan İslamofobiye dikkat çekerek sorunun yakında aşılmasını temenni etti.
Bosna Hersek: “Bizde böyle bir kararın karşılığı yok”
Saraybosna İslamî Çalışmalar Fakültesi’nden Kenan Musić, yasağın utanç verici olduğunu ancak Kosova’da sol-laik çevrelerin siyasette ağırlıkta olduğu için beklenen bir durum olduğunu söyledi. Bosna’da Müslümanların parlamentoda ve yerel yönetimlerde güçlü temsil edildiğini, bu nedenle benzer bir yasağın mümkün olmadığını ifade etti.
Balkan araştırmacısı Meryem Tulic ise Kosova’nın uluslararası tanınma mücadelesi verdiğini ve laiklik vurgusunun Batı nezdinde meşruiyet arayışıyla ilgili olduğunu belirtti. Kararın Balkan genelinde “İslam’a karşı bir yönelim” olarak okunamayacağını, daha çok Kosova'nın kırılgan siyasi yapısıyla ilgili olduğunu söyledi.
Slovakya: “Balkan kararları bizi etkilemez”
Slovakya İslam Vakfı Başkanı Muhammed Safvan Hassene, ülkede resmi bir başörtüsü yasağı olmadığını, yalnızca bazı müdür veya öğretmenlerden kaynaklanan bireysel rahatsızlıklar yaşandığını belirtti. Türkiye veya Balkanlar yerine, politika yöneliminin daha çok Avusturya’dan etkilendiğini ifade etti.