Hindistan: Şiddete çağıran şarkılar Müslümanlara karşı silaha dönüştü

Hindu milliyetçileri tarafından tercih edilen safran rengine atıfla "Safran pop" olarak adlandırılan bu şarkıların çoğu açıkça Müslümanların öldürülmesi çağrısında bulunuyor

Hindistan: Şiddete çağıran şarkılar Müslümanlara karşı silaha dönüştü

Hindistan'ın Uttar Pradesh eyaletinde dini etkinliklerin düzenlenmesine yönelik kısıtlamalar getirildi. Eyalet Başbakanı Yogi Adityanath, ülke genelindeki Hindu dini törenlerinin ardından Müslümanlara yönelik saldırıların gerçekleştirilmesi nedeniyle tüm dini etkinliklerin düzenlenmesi ve buralarda hoparlör kullanımının kısıtlandığını açıkladı.

Adityanath, Ramazan Bayramı ve Hindular tarafından kutlanan Akshaya Tritiya bahar festivali öncesinde polise güvenlik önlemlerini artırması talimatını verdi.

Bu kapsamda, dini etkinliklerin belirlenen alanlarda yapılması zorunluluğu getirilirken, emniyet personelinin izinleri 4 Mayıs'a kadar iptal edildi.

Başbakanlık da Twitter'dan yaptığı duyuruda, dini etkinliklerin artık izin alınarak düzenlenebileceği ve sadece geleneksel etkinliklere izin verileceğini belirtti.

Duyuruda, Başbakan Adityanath'ın "Herkesin ibadetini yapma özgürlüğü var. Mikrofonlar da etkinlik alanının dışına ses çıkmayacak şekilde kullanılabilir. Diğer insanları rahatsız etmeyin." ifadelerine yer verildi.

Bir cami yetkilisi Hidayetullah Mansuri, "Hayatlarımız sadece bir günde mahvoldu, karartıldı" dedi.

Yaşananlar, Hindu milliyetçilerin uzun süredir katı, Müslüman karşıtı bir duruş benimsediği ve şiddeti teşvik ettiği ülkede Müslümanlara yönelik saldırılar silsilesinin sonuncusu oldu.

Şarkılar, Müslümanlara saldırıların habercisi haline geldi

Ancak Müslümanlara yönelik kışkırtıcı şarkılar gitgide böylesi saldırıların habercisi haline gelmeye başladı.

Bu şarkılar Hindu diniyle ilişiklendirilen, Hindu milliyetçileri tarafından tercih edilen safran rengine atıfla "Safran pop" olarak adlandırılıyor.

Şarkıların çoğu açıkça Müslümanların ve “Hindutva”yı desteklemeyenlerin öldürülmesi çağrısında bulunuyor.

"Hindutva", Hindistan'ı Hindu ulusuna dönüştürmeyi hedefleyen aşırılık yanlısı milliyetçi bir hareket.

Ayrıca şarkılar, 1,4 milyarlık nüfusunun yüzde 14'ünü oluşturan Hint Müslümandan bazıları için, ülke genelinde yükselen Müslüman karşıtı durumun en açık örneği.

Nefret müziğinin, Hindu milliyetçilerinin elinde kendilerini hedef almak için kullanabilecekleri bir başka araç olmasından korkuyorlar.

Mansuri, "Bu şarkılar öldürülmemiz, cinayete kurban gitmemiz için açık çağrılar yapıyor ve kimse onları durdurmuyor" diyor.

Khargone'deki şiddet olayları bir Müslüman'ın ölümüne neden oldu. Üst düzey bir polis memuru, cesedin 7 gün sonra bulunduğunu açıkladı.

Emniyet yetkilisi, polisin birkaç kişiyi tutukladığını dile getirmekle birlikte kışkırtıcı şarkıları çalanların bu kişilerin arasında olup olmadığına dair bilgi vermedi.

Hindistan tarihi, Hindistan alt kıtasının 1947'deki bölünmesine kadar uzanan süreçte kanlı toplumsal şiddetle biliniyor.

Ancak Başbakan Narendra Modi'nin Hindu milliyetçisi hükümeti altında dini kutuplaşma önemli ölçüde arttı ve azınlık konumundaki Müslümanları yiyecek ve giyim tarzlarından evliliklere kadar her şeyi hedef aldı.

Nefret dolu müzik tansiyonu daha da yükseltti. Ancak şarkıların yaratıcıları onları inançlarına bağlılığın bir biçimi ve yalnızca "gururlu bir Hindu" olmanın bir ifadesi olarak görüyor.

Hindu milliyetçisi şarkıcı Sandeep Chaturvedi. "Hindistan bir Hindu ulusu ve şarkılarım dinimizi övüyor. Bunda yanlış olan ne?" diyor.

Şiddet olayları başlamadan önce Khargone'de çalınan şarkılar arasında en kışkırtıcı olanı Chaturvedi'ninkiydi.

Hinduları ayağa kalkmaya teşvik ediyor ve şarkı dizeleri içerisinde Müslümanlara atıfla, "Takke takanlar, Lord Ram'a boyun eğecekler" ifadeleri yer alıyor.

Şarkı, "Hindu kanı kaynadığında Müslümanlara kılıçlarıyla hak ettikleri yeri göstereceği..." şeklinde devam ediyor.

Başbakan Narendra Modi'nin biyografisini yazan Yeni Delhi merkezli gazeteci Nilanjan Mukhopadhyay, "Nefret şarkıları ilk olarak 1990'ların başında Hindu milliyetçileri tarafından popüler Bollywood müziğinin melodisine ayarlanmış ses kasetleri aracılığıyla kullanıldı. Bu, şarkıların daha genç kesimlere hitap etmesine yardımcı oldu" şeklinde konuştu.

1990'lı yıllar Hindistan sağ kanadının şiddetli kampanyalarına sahne oldu

1992'de Uttar Pradeş eyaletinin Ayodhya şehrindeki 16. yüzyıldan (1528) kalma Babri Camisi, Hindu milleyetçiler tarafından yıkıldı.

Mukhopadhyay söz konusu şarkıların o zamandan beri Hindu milliyetçilerin "Müslümanları aşağılamak, İslam dinini kötülemek ve Müslümanların kendilerini karşılık vermesini sağlamak" için "zaman ayarlı kinaye" haline geldiği değerlendirmesinde bulundu.

Hindistan'daki büyük toplumsal olayları da yazan gazeteci Mukhopadhyay, sözlerini şu şekilde devam ettiriyor:

“Müslümanlara yönelik çoğu çete saldırısı benzer bir yol izliyor. Büyük bir Hindu grubu Müslüman mahallelerine giriyor ve kaçınılmaz olarak toplumsal şiddete dönüşen nefret söylemleri ve kışkırtıcı şarkılar çalıyor. Şarkılar aslında Müslümanların tepkisini çekmek için camilerin önünde daha da güçlü bir şekilde çalınıyor"

Yıllar geçtikçe aşırı ırkçı, millyetçi ve Müslüman karşıtı şarkıların çalınması Hindu festivallerinde yaygın hale geldi.

Şiddetin Khargone'yi vurduğu gün, Modi'nin Bharatiya Janata Partisi'nden Milletvekili Raja Singh, Haydarabad şehrinde benzer bir Hindu töreni yönetti.

Singh, törende, Müslümanların ülkeden çıkarılmasına örtülü göndermeler yapan kendi bestelediği bir şarkı çaldı. Polis, Raja Singh'i "insanların dini duygularını incitmekle" suçladı.

Hindu milliyetçiler için savaş sloganı haline gelen "Hail Lord Ram" (Lord Ram'a selam) sloganını atmayanları öldürmeye davet eden benzer şarkılar aynı gün Hindistan'ın birçok şehrinde camilerin önünde çalındı. Bu durum Gujarat'ta bir kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan ülkede bir şiddet dalgası başlattı.

Cumartesi günü, aynı şarkı başkent Yeni Delhi'de başka bir Hindu festivalini kutlamak için düzenlenen bir geçit töreni sırasında da çalındı.

Televizyonlar, canlı yayında yüzlerce Hindu gencin hoparlörlerden nefret dolu müzik yayıldığı sırada ellerinde kılıçları ve tabancaları eşliğinde, bir Müslüman mahallesinde yürüdüklerini gösterdi.