HAMAS: B’Tselem raporu Gazze'deki işgal planlarını ortaya koyuyor
HAMAS, B’Tselem isimli kuruluşun raporunun, işgalci rejimin Gazze’yi parçalama ve Filistinlileri zorla göç ettirme amacını ortaya koyduğuna dikkat çekti.

İslami direniş hareketi HAMAS, işgal hükümetinin Gazze Şeridi’ndeki Filistin halkına karşı soykırım suçu işlediğine dikkat çekti.
Hareket, yaşananların uluslararası hukuka göre soykırım suçunun tüm unsurlarını taşıdığını, sistematik öldürme, kasıtlı aç bırakma ve yaşam koşullarının bilinçli olarak yok edilmesi gibi uygulamalarla yürütüldüğünü vurguladı.
HAMAS, işgalin sürdürdüğü bu eylemlerin modern çağın en korkunç suçlarından biri olduğunu belirtti.
Açıklamada, "israilli insan hakları örgütü B’Tselem" tarafından yayımlanan ve belgeler ve tanıklıklarla desteklenen rapora dikkat çekildi. Raporda, işgalci rejimin Gazze'de tam teşekküllü bir soykırım yürüttüğü tespitine yer verildi. HAMAS, bu raporu “İşgalin niyet ve davranışlarının açık bir teyidi” olarak nitelendirerek, "israilin toplumu parçalayıp yok etmeyi ve Filistinlileri zorla göç ettirmeyi hedeflediğini, bunun için de yaşanmaz koşullar oluşturduğunu vurguladı.
Ayrıca HAMAS, işgalci rejimin yardım girişleriyle ilgili söylemini de aldatıcı bir strateji olarak nitelendirdi. Uluslararası kuruluşların ifadelerine dayanarak, sağlanan yardımların insani ihtiyaçların sadece küçük bir kısmını karşıladığını belirtti. Bu durumun, uluslararası baskılardan kurtulmaya yönelik bir oyalama taktiği olduğu ifade edildi.
HAMAS, Uluslararası Adalet Divanı’na da çağrıda bulunarak, işgal rejimi aleyhine açılan soykırım davasında gerçek bir yargılama süreci başlatılması ve devam eden soykırımın durdurulmasına yönelik karar alınması gerektiğini vurguladı. Aynı şekilde, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nden de işgal başbakanı Binyamin Netanyahu başta olmak üzere siyonist savaş suçlusu liderlerini yargılamaya başlaması istendi.
Gazze Sağlık Bakanlığı, bugün yaptığı açıklamada, 7 Ekim 2023’ten bu yana devam eden saldırılarda şehit olanların sayısının 59 bin 921’e, yaralı sayısının ise 145 bin 233’e yükseldiğini duyurdu.
Ayrıca, son 24 saatte açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle 14 kişinin daha hayatını kaybettiği, böylece bu sebeple ölenlerin toplam sayısının 147’ye ulaştığı, bunların 88’inin çocuk olduğu bildirildi. İşgal rejimi ve ABD’nin sözde yardım merkezlerinden yardım almaya çalışırken katledilen Filistinli sayısı ise 1.157’ye, yaralı sayısı 7.758’e yükseldi.
Gazze, Mart 2025’ten bu yana işgalci rejimin sınır kapılarını kapatması ve gıda ile tıbbi yardımları engellemesi nedeniyle tarihteki en ağır insani krizlerden birini yaşıyor. Yoğun açlık, işgalci rejimin 7 Ekim’den bu yana sürdürdüğü soykırım savaşıyla birleşerek krizi daha da derinleştiriyor.
Sosyal medyada ve medyada yayılan görüntülerde, Gazze’deki birçok Filistinlinin aşırı zayıflamış, iskelet gibi kalmış bedenleri, mide bulantısı, baygınlık ve bilinç kaybı gibi ağır açlık belirtileriyle dikkat çekiyor. İşgal kuvvetleri bugüne kadar sadece sınırlı sayıda yardım tırının girişine izin verirken, Gazze’deki kıtlığın giderilebilmesi için günde en az 600 yardım tırına ihtiyaç duyuluyor.