35 yıl süren takibin ardından İsrail tarafından şehit edilen Saad kimdir?

İsrail işgal güçleri, Cumartesi akşamı Gazze’nin güneybatısında yer alan sahil yolunda sivil bir aracı hedef alarak Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin Kassam Tugayları komutanlarından Raid Saad’ı vurduğunu açıkladı.

İşgalci İsrail, Saad’ın katledilmesini, daha önce Gazze’de İsrail ordusu güçlerinin bir patlayıcıyı etkisiz hale getirmesi nedeniyle ateşkesi ihlal ettiği iddiasına bağladı. Ancak işgalci İsrail’in 12. Kanalı, Saad’ın suikastinin herhangi bir ateşkes ihlali ile ilgisi olmadığını, uygun şartların oluşmasının fırsata dönüştürüldüğünü bildirdi.

Soykırımcı İsrail ordusu, operasyonu Quick Meal adıyla duyurdu ve Saad’ın, Kassam Tugayları’nda şu anda ikinci konumda bulunduğunu belirtti. Raid Saad’ın, Kassam Tugayları liderlerinden İzzeddin El-Haddad’ın ardından askeri kanadın önde gelen isimlerinden biri olduğu kaydedildi.

Şehit Raid Saad’ın liderlik yolculuğu

Raid Hüseyin Saad, 15 Ağustos 1972’de Gazze Şeridi’ndeki Şati Mülteci Kampı’nda doğdu. Genç yaşta Hamas saflarına katıldı ve 1987’de başlayan İlk İntifada döneminde işgalci İsrail tarafından takibe alındı. Saad, bu süreçte birkaç kez gözaltına alındı.

1993 yılında cezaevindeyken İslami Üniversite’den Şeriat alanında lisans, 2008’de ise aynı üniversiteden yüksek lisans derecesi aldı. Askeri görevine erken yaşta başladı ve Kassam Tugayları’nın militanlarıyla birlikte çalıştı. 2000 yılında başlayan İkinci İntifada döneminde öne çıkan isimlerden biri oldu.

2007’de Kuzey Gazze Tugayı komutanı olarak atandı ve Kassam Tugayları’nın deniz gücünün kurulmasına öncülük etti. 2015 yılında operasyonlar şefi oldu ve 2012-2021 arasında askeri konseyin üyesi olarak hareket etti. İşgalci İsrail, Saad’ı Gazze savaş operasyonlarını planlayan kişi olarak gösterdi ve özellikle “Aksa Tufanı” operasyonu için stratejik hazırlıklarda rol aldığı iddia edildi.

İşgalci İsrail’in uzun süren arayışı ve suikast girişimleri

Soykırımcı İsrail, Mart 2024’te Şifa Tıp Kompleksi’ni işgal sırasında Saad’ı yakaladığını iddia etti; ancak bu bilgi daha sonra hatalı çıktı. Mayıs 2024’te Şati Mülteci Kampı’nda bir saldırı düzenlenmiş, işgalci İsrail ordusu başarılı olamayınca onu bulana 800 bin dolar ödül koymuştu. Son iki haftada ise iki kez öldürülmeye çalışıldı. Cumartesi akşamı Saad ve kişisel korumaları bir araç içinde tespit edilince hava saldırısı hemen gerçekleştirildi.

Yeni güvenlik gerçeği

Güvenlik araştırmacısı Rami Abu Zubaida’ya göre, işgalci İsrail, 10 Ekim’de yürürlüğe giren ateşkesten sonra Gazze’deki durumu yalnızca bir “savaş duraklaması” olarak görmüyor; operasyonları daha sessiz ve kontrollü bir şekilde yönetiyor. Abu Zubaida, son dönemde gerçekleştirilen suikast ve hedefli saldırıların, savaşın bitmediğini ve çatışmanın kesintili bir şekilde sürdürüldüğünü gösterdiğini belirtiyor.

Abu Zubaida, işgalci İsrail’in bu saldırıları “savunma” gerekçesiyle meşrulaştırma çabasının sadece bahane olduğunu, esas amacın direnişi sürekli baskı altında tutmak ve Gazze’deki örgütsel yapıyı bitkin bırakmak olduğunu ifade etti. Saldırıların sürekliliğinin, Gazze’de yeni bir güvenlik gerçekliği oluşturduğunu ve ateşkesin sürekli ihlal edildiğini söyledi.