171 STK'den ortak çağrı: İsrail'in ölümcül yardım sistemine son verilsin
Aralarında Oxfam, Save the Children ve Uluslararası Af Örgütü'nün de bulunduğu 171 uluslararası sivil toplum kuruluşu, tüm dünyaya Gazze'deki ablukayı sona erdirme ve insani yardımların BM koordinasyonunda yapılması çağrısında bulundu.

Uluslararası sivil toplum kuruluşlarından (STK) yapılan ortak açıklamada Gazzelilerin yardım malzemelerine ulaşmaya çalışırken hayatlarını kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğu belirtildi.
İşgalci İsrail'in insani yardımları dağıtmaya başlamasıyla 7 Ekim 2023 sonrasının en kanlı günlerinden bazılarının yaşandığı vurgulanan açıklamada, "Son 4 haftadan kısa sürede gıda yardımı dağıtılan noktaya ulaşmaya çalışırken 500'den fazla Filistinli öldürüldü, 4 binden fazlası da yaralandı. İsrail ordusu ve bazı raporlara göre İsrail'in desteğini alan silahlı gruplar, hayatta kalabilmek için her şeyi riske atan sivillere rutin olarak ateş açıyor." ifadeleri yer aldı.
İşgalci İsrail'in abluka ve kısıtlamalarıyla insani yardım sistemini kasıtlı olarak çökerttiğine işaret edilen açıklamada, ordu kontrolünde, sivilleri koruyamayan, ihtiyaçları karşılayamayan ve ölümcül bir sistemin dayatıldığının altı çizildi.
Açıklamada, İşgalci İsrail'in yardım sisteminin ölümü ve acıyı artırdığına dikkati çekilerek, şunlar kaydedildi:
"Tecrübeli insani yardım aktörleri gerekli ölçüde yardımı yapabilmek için bekliyor. Ancak 100 günden uzun süredir İsrail kurumlarının insani yardımlara ve ticari mallara getirdiği tam bir abluka, Gazze'deki insani durumun son 20 aydır görülmemiş şekilde hızlı çökmesine sebep oluyor."
İşgalci İsrail'in Gazzelileri yardım alabilmeleri için saatler süren yolculuklara sürüklediği belirtilen açıklamada, binlerce kişinin kısıtlı yardım malzemeleri almak için tellerle çevrili alanlara girmek zorunda olduğu kaydedildi.
Bu alanlarda katliamlar ve uluslararası insancıl hukuk ihlallerinin yapıldığına vurgu yapılan açıklamada, "Yetim çocuklar ve onlara bakanlar ölenler arasında. Bu yerlerde sivillere yapılan saldırıların yarısında çocuklar zarar gördü. Sağlık sistemi çökmüş Gazze'de vurulan çoğu yaralı, sağlık hizmeti ve ambulansın ulaşamadığı bu yerlerde tek başına kan kaybı yaşıyor." ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, Gazzelilerin yardımlara ulaşamayacak kadar zayıf düştüğüne, yardım alabilenlerin ise birkaç temel ürün dışında yeterli malzemeye erişemediğine işaret edildi.
Enerji için gerekli yakıtın bulunamadığı, barınakların derme çatma, mutfakların ise gaz ve temiz sudan mahrum olduğu aktarılan açıklamada, "Bu insani yardım değildir. 2 milyon insanı etrafı çevrilmiş alanlara toplamak hayat kurtarmak değildir." denildi.
Uluslararası toplumun gözü önünde 2 milyon insanın açlığa, susuzluğa, bombardımana ve zorla yerinden edilmeye tabi tutulduğu belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Devletler asker kontrolünde ölümcül yardım dağıtımı ve yardım girişinin engellenmesini reddetmeli. Devletler, zorunlu yerinden edilmenin, ayrım gözetmeyen saldırıların, insani yardımın engellenmesinin önlenmesi gibi uluslararası insancıl hukuk ve insan haklarından gelen yükümlülüklerini yerine getirmeli. Devletler uluslararası hukukun ihlalinin hesabını sormalı."
Açıklamada 171 STK'nin tüm dünyadan taleplerine de yer verildi.
Bu talepler arasında ablukanın kaldırılmasını sağlamak, Gazzelilerin yardımlara güvenli şekilde ulaşması için çalışmak, İşgalci İsrail'in yardım sistemine fon sağlamamak, Birleşmiş Milletler (BM) koordinasyonunda bir yardım mekanizmasını yeniden tesis etmek, acil ateşkes, esirlerin ve keyfi olarak tutulan mahkumların bırakılması ve Filistinlilere karşı işlenen suçlarda cezasızlık kültürüne son verilmesi sayıldı.