Tunus’ta tutuklulardan siyasi ve anayasal reform çağrısı
Tunus’ta “Komplo 1” tutukluları, cezaevinden yayımladıkları çağrıyla, 2023’te darbe öncesi başlattıkları ulusal diyalog ve reform sürecinin devam ettirilmesini istedi. Darbe yönetimini “başarısız ve özgürlükleri kısıtlayan” olarak nitelendiren tutuklular, demokratik meşruiyetin yeniden sağlanması için kapsayıcı bir ulusal konferans düzenlenmesini umut ettiklerini vurguladı.

Tunus’ta “Komplo 1” dosyası kapsamında tutuklu bulunan siyasi isimler, cezaevinden yayımladıkları ortak bir bildiriyle ulusal bir reform diyaloğu başlatılması ve muhalefet liderleri arasında daha önce başlatılan istişarelerin tamamlanması çağrısında bulundu.
Avukat Ghazi Chaouachi, Anayasa Hukuku profesörü ve “Kurtuluş Cephesi” üyesi Jawhar Ben M’barek, siyasetçi Khayam Triki, avukat Issam Chaabi, düşünür ve aktivist Abdelhamid Jelassi ile siyasetçi ve avukat Reda Belhaj’ın da aralarında bulunduğu tutuklular, Şubat 2023’ten beri “komplo” suçlamasıyla cezaevinde bulunuyor. Hakklarında onlarca yıl hapis cezaları verildi.
Tutuklular yaptıkları açıklamada, 2023 başında başlattıkları siyasi ve sivil aktörleri kapsayan istişarelerin darbe yönetimi tarafından engellendiğini belirterek, “Ulusal güçlerin reform ve demokratik meşruiyet için kapsayıcı bir ulusal konferans düzenlemek üzere diyalogu yeniden başlatmasını umut ediyoruz” dedi.
Tunus İnsan Hakları Birliği ve Tunus Ekonomik ve Sosyal Haklar Forumu’nun mayıs ayında başlattığı “Ulusal Haklar ve Özgürlükler Konferansı” girişimi de tutuklularca olumlu bir adım olarak değerlendirildi. Ancak bu girişim, özellikle Nahda Hareketi’nin dışlanması nedeniyle eleştirilmişti.
Tutuklular, hapiste olmalarının sebebinin 25 Temmuz 2021 darbesi sonrası oluşan siyasi kriz üzerine muhalefet liderleriyle istişare toplantıları düzenlemek olduğunu, bu toplantılarda ülkedeki krizden çıkış için siyasi ve ekonomik reformlar önerdiklerini ifade etti. Bu durumun darbe yönetimini korkuttuğunu ve birçok muhalifin tutuklanmasına yol açtığını belirtti.
Bildiri, darbe yönetiminin dört yıldır somut bir başarı kaydetmeden kurumları zayıflatıp özgürlükleri kısıtladığını, Tunus’un demokratik geçiş sürecindeki kazanımlarını yok ettiğini vurguladı.
Tutuklular açıklamasını, “Umut ediyoruz ki bu karanlık darbe hatırası sona erdiğinde, Tunus halkının özgürlük ve onuru geri gelir, halk demokratik kurumlar aracılığıyla kamu hayatına etkin katılım imkanı bulur” sözleriyle bitirdi.
Bugün, Tunus’ta Cumhurbaşkanı Kays Said’in 25 Temmuz 2021’de olağanüstü kararlarını ilan edişinin dördüncü yıldönümü olarak kaydediliyor. Bu kararlar kapsamında 2019 seçimleriyle göreve gelen parlamento feshedilmiş, vekillerin dokunulmazlığı kaldırılmış, dönemin başbakanı Hişam Meşişi görevden alınmıştı. Ardından anayasal kurumların kapatılması, 2014 anayasasının askıya alınması, 117 sayılı kararnameyle doğrudan yönetim gibi adımlar atılmış ve 2022’de yeni anayasa referandumu ile Cumhurbaşkanına geniş yetkiler tanınmıştı.