Şehid Muhammed Ata Zengin! / Zülküf Er

3 Aralık 1991 tarihindeki şehadetiyle Muhammed Ata Zengin, bölgede var olan korku iklimine düşen Hüseyni bir direniş cemresi olarak birilerinin hayallerini suya düşürmüş ve kimsenin dokunulmaz olmadığını ilan etmiştir kanıyla.

Şehid Muhammed Ata Zengin! / Zülküf Er

“Şehadet bir çağrıdır tüm çağlara ve nesillere” düsturunun bu çağa ve benim de içinde bulunduğum nesle bakan yüzlerinden en temayüz edeni şüphesiz ki Şehid Muhammed Ata Zengin’dir.

3 Aralık 1991 tarihindeki şehadetiyle Muhammed Ata Zengin, bölgede var olan korku iklimine düşen Hüseyni bir direniş cemresi olarak birilerinin hayallerini suya düşürmüş ve kimsenin dokunulmaz olmadığını ilan etmiştir kanıyla.   

Mürted zulmün katmer katmer Müslüman Kürt Halkı’nın canını, neslini, namus ve onurunu, ahlak ve geçmişini, umut ve geleceğini kuşatıp katliamlara uğrattığı bir zamanda tam da gençliğinin baharında direnişe işaret fişeği olabilmek ancak Muhammed Ata gibi kendini davasına adamış bir yiğide nasip olabilirdi.

Kısacık bir ömrün asırlarca sürecek hikâyesini Asr-ı Saadetle karşılaştıracak olursak eğer karşımıza bu asrın Ali bin Ebi Talib’i ve Mus’ab bin Umeyr’i çıkacaktır. Baştan aşağı yiğitlik ve fedakârlığın mücessem hali olan şehid Muhammed Ata Zengin, başta gençlerimiz olmak üzere hepimizin örnek alması gereken bir şahsiyet olmalıdır.

72’den 91’in sonuna kadar uzanan bir ömür ve bu ömre sığdırılan onurlu ve bereketli bir yaşam. Eğitimdeki her türlü eşitsizliğe rağmen Nusaybin’den Diyarbakır’a uzanan üniversite başarısı, davaya olan bağlılığı, cesaret ve güzel ahlakıyla tam bir Müslüman portresi çizen Muhammed Ata ve sürdürdüğü yaşam en ince ayrıntılarına kadar anlaşılıp örnek alınması gereken bir yaşamdır.

Maalesef birçok kahraman şehidimiz gibi Muhammed Ata’yı da yeterince tanıtabilmiş değiliz. Özellikle gençlerimizin önüne sürülen yoz kahramanların örnek olarak alınmasının istendiği bu dönmede Muhammed Ata gibi bir değerin hayat ve mücadelesinin nesillere aktarılması geleceğimiz açısından büyük bir öneme sahiptir.

Ali bin Ebi Taliplerin, Mus’ab bin Umeyrlerin siyer kitaplarında birer motif olarak kalmadıklarını ve asırlar boyunca yollarını sürdüren yiğitler olduğunu görmek isteyenler Muhammed Ata’ya ve onu yetiştiren İlim Mektebi’nin diğer talebelerine bakabilirler.

Tarih kitaplarını okuyup Ashab’ın ya da Selef-i Salihin’in yaptıklarına bakarak derin derin ah çekip, nerede o Müslümanlar nerede o kahramanlar, diye hüzünlenenler göz aydınlığı olsun diye Muhammed Ata’ya ve onun çizgisinde yürüyen Hüseyni yiğitlere bakabilirler.   

Zulmün büyüklüğüne bakıp da onu yenilmez sananlar için de Muhammed Ata ve dava kardeşlerinin mücadele hayatlarında büyük bir umut ve alınacak dersler vardır.

Rabbim Muhammed Ata ve diğer şehitlerimize binlerce kez rahmet eylesin inşallah…

Zülküf Er / Habernas