Siyonist çetenin El Halil Katliamı üzerinden 28 yıl geçti

İsrail'in işgal altında tuttuğu Filistin'de 1948'den itibaren çok sayıda büyük katliamlara imza attı. Bu saldırıların en önemlilerinden biri 25 Şubat 1994'te sabah namazı sırasında El Halil şehrinde Halil İbrahim Camii'nde düzenlenen saldırı oldu.

25 Şubat 1994 tarihinde Filistin'in El Halil şehrinde bulunan İbrahim Camii'nde büyük bir katliam gerçekleştirildi.

Ramazan ayında sabah namazının kılındığı esnada, katliamın faili ve eski bir siyonist ordu mensubu olan Yahudi Baruch Goldstein otomatik silahıyla camiden içeri girdi. Cami avlusundaki siyonist askerleri Baruch'u durdurmadı.

Yaklaşık 800 kişinin sabah namazını kıldığı esnada Yahudi saldırgan önce Müslümanların üzerine el bombası attı, daha sonra ateş açmaya başladı.

Katliamda en az 29 kişi şehid olurken, yüzden fazla kişide yaralandı.

Cani siyonist, silahı tutukluk yapması nedeniyle ateş edemeyince cami cemaati tarafından linç edildi.

Olaya şahit olanlardan Talâl Ebu Sinine, Müslüman gençlerin canavar siyonist Goldstien'ın üzerine atılıp onu etkisiz hale getirmelirini şöyle anlatıyor: 'Bazı gençler ayağa kalkıp caninin üzerine yürüdü ve onu öldürdüler. İlk harekete geçerek caminin üzerine doğru yürüyen gencin adı Selim İdris'ti. İkincisi de Nemir Mücâhid'di. Daha sonra her ikisi de şehid oldu.'

Yaralıların hastaneye taşınması sırasında da işgal askerlerinin ayrı bir katliam gerçekleştirdiği belirtiliyor.

İşgal yönetimi Hz. İbrahim Camii katliamını dünya kamuoyuna, akli dengesi yerinde olmayan aşırı dinci bir yahudi tarafından işlenmiş bir katliam olarak kabul ettirmeye çalıştı. Katliamın bizzat işgal yönetiminin bilgisi dahilinde ve onun yardımıyla gerçekleştirildiği şahitlerin ifadelerinden anlaşılıyor.

Katliamın ardından Filistin'de çıkan olaylarda da en az 20 Filistinli siyonist askerlerince katledildi.

Hicri 1414 yılının Ramazan ayının onbeşine denk gelen 'Kanlı Cuma'da sabah namazının kılındığı esnada bir siyonist katil tarafından başlatılıp, siyonist işgal çetesinin sürdürdüğü korkunç katliamda 67 Müslüman şehid oldu, 300'e yakın Müslüman da yaralandı.

Saldırı sonrası kapatılan Halil İbrahim Camii, yeniden açıldığında yarısından fazlası sinagog yapılarak işgalci Yahudilere tahsis edilerek ikiye bölündü.

Müslümanların cami olarak kullandığı ana kapılardan sadece bir tanesi açık bırakılmış diğerlerinin tamamı kapatılmıştı.

Açık bırakılan kapıya da manyetik kontrol cihazları ve özel gözetim bölmeleri yerleştirilmişti. Yapılan bu düzenlemelerle cami adeta bir siyonist çete karakoluna dönüştürülmüştü.